SEARCH
You are in browse mode. You must login to use MEMORY

   Log in to start

level: Level 1

Questions and Answers List

level questions: Level 1

QuestionAnswer
yanlış dosyalamakto misfile a collection
tahmin etmek/öngörmekto predict the World War
yeniden keşfetmekto rediscover the letters
kasıtlı olarakintentionally
(kazayla)I fell by accident. (accidentally)
barış gücüUnite Nations Peacekeeping
acil durumemergency service (emergency)
ortaya çıkmakthe UN emerged after WW 2 (to emerge)
- dan, -denthis furniture is made out of wood. (out of)
tahmin/öngörüI don't have any predictions for this word. (predictions)
(müdahale/araya girmek)The UN intervened the fight. (intervention)
başarılarBayern Munich has many accomplishments.
kesin/tam olarakprecise moment
olağanüstü/ sıradışıextraordinary coronavirus days
sınıflandırmakto classify
görselleştirmekto visualise
yinelenen / aynısıa duplicate question
fark etmekShe didn't notice me.
entegre olmak / iç içe geçmekTurks in Europe will never intergate
böyleceThus
çok yönlüversatile writer (versatile)
ortaya çıkmak"to turn up" suddenly
bakmak, aramak, sözlükte aramak"look up" your dictionary
arabayla uzaklaşmakto "drive away" after the theft
aniden ortaya çıkıvermek, yırtık dondan çıkar gibi çıkıvermek"pop out" advertisements
çağırmakCALL OUT
vurgu"emphasis" on
anayasaTurkish "constitution"
"inanç""belief" system
tavsiye etmekto recommend
vazgeçilmezindispensible
karıştırmak, başlamakto stir
açığa çıkarmak, salınım yapmakFlowers "release" oxygen
var olmakNo animal "exists" here.
varoluşexistence
imhadestruction
yaşanılabilir"habitable" planet
görünmek, meydana çıkmakto appear
tehdit etmekyou cannot "threaten" me
bir şey olmak, ona dönüşmekto "become" an academician
bereketli""fertile" land
"sulama""irrigation" system
kuraklıksevere "drought"
yeteri kadaradequately
tedarik etmekto supply with
yatkın"susceptible" to destruction
köylüpeasant
yemek pişirmekto cook a meal
merdivenlerstairs
ecnebiforeign
uçurtma uçurmakto fly a kite
iki keztwice
ikiz erkek kardeşlertwin brothers
bir kez / whenonce / once=when
neredeyse, yaklaşıkalmost
bir kapıyı "çalmak"to "knock on" a door
başlama vuruşukick off
iptal etmekto call off
birini tekmelemekto kick someone
tehlikeli köpeklerden kaçmakto run away from dangerous dogs
devam etmekto move on
yakınlardakinearby
sth yapmaya çalışmakto try to do sth
ileri geriback and forth
bile, hatta (eşit)even
incinmek içinto get hurt
meslektaşlarcolleagues at the office
olayincident
tesadüfenincidentally
devralmak, el koymak, ele geçirmekto take over
kırsalrural area
yardımcısısherrif's deputy
nedeniyledue to (+isim)
acımasız, saldırganvicious
geri çekilmekto retreat from dogs
ikna etmekto convince his fiancee to marriage
inatçıstubborn goat
birisine aşık olmakto fall in love with sb
sermayecapital
son dereceprofoundly
özellikle, hususiyetleI like particularly banana
bileşencomponents of globalisation
tıpkı gibijust as
oldukçaremarkably
maruz kalmakto be subject to
anlaşmadeal
geçinmekto make a living
yerineinstead
tv izlemek yerineinstead of + Ving /Instead of watching TV,
sakıncası yoksaif you don't mind
özür dilemekyou must apologise her
keşkeif only
olsa bileeven if
bakmakskin "care"
ölmek için mükemmel bir güna perfect day to die
tembellazy animal
elinden gelenin en iyisini yapmakto do one's best
sığa shallow lake